Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | uçuş yapmak | fly v. |
General | uçuş yapmak | make a flight v. |
Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | uçuş rezervasyonu yapmak | book a flight v. | ||
They have booked a flight, they have an OK on their ticket and they therefore have a right to board. Bir uçuş rezervasyonu yapmışlardır, biletlerinde OK işareti vardır ve bu nedenle uçağa binme hakları vardır. More Sentences |
||||
Aeronautic | ||||
Aeronautic | solo uçuş yapmak | solo v. | ||
Charles Lindbergh made the first solo flight across the Atlantic Ocean in 1927. Charles Lindbergh, 1927'de Atlantik Okyanusu'nu geçen ilk solo uçuşu yaptı. More Sentences |
||||
General | ||||
General | uzun uçuş yapmak | undertake a long-haul flight v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | uçuş düzeninden ayrılıp inmek veya dalış yapmak | peel off v. | ||
Phrasals | uçuş planını yapmak | fly out v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | kör uçuş yapmak | be flying blind v. | ||
Aeronautic | ||||
Aeronautic | uçuş sırasında gözlem yapmak için pilota eşlik eden kimse | observer n. |